TANSU KÜÇÜKÖNCÜ
TÜRK AKADEMİ VE BİLİM DÜNYASININ HAYALİ CELLATI
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ sadece internet sitelerinde yaptığı haberler ve kendisiyle ilgili yapılan haberlerden edinilen bilgiler doğrultusunda; alanında uzman ve çalışmayı seven bilim insanlarını karalamak, iftira atmak ve sindirmek için hareket eden, ruh sağlığı yerinde olmayan bir kişi gibi hareket etmekten geri kalmayan, akla ve mantığa uygunsuz hareket eden bir şahıs görüntüsü çizmektedir. Kendisiyle ilgili olarak yaptığımız bazı araştırmalar ve hakkında haber yaparak yıprattığı kişilerden edindiğimiz bilgiler doğrultusunda kendisine yönelik bilgi vermek istedik.
Haber yaptığı ve uğraştığı kişiler hakkında edindiği bilgiler tamamen ilk elden edinilen bilgilerdir. Yani haber yapacağı ya da yıpratacağı kişi hakkında kendisine gelen bazı bilgiler doğrultusunda açıklama yapmakta ve bazı haber sitelerine bu bilgileri servis etmektedir. Oysa ki yapılan haberin aslı ve temeli araştırılarak hareket edilmesi, haberin doğruluğu üzerinde titiz incelemelerin yapılması gerekmektedir. Fakat Tansu KÜÇÜKÖNCÜ tarafından yapılan haberler maalesef bu gerçekliği içine almamaktadır. Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün stratejik tekniği tamamen karşıdaki kişiyi psikolojik olarak yıpratmaktır. Bazı bilim insanlarının bilim üretmek yerine dedikodu, asılsız, gereksiz, mesnetsiz işlerde Tansu KÜÇÜKÖNCÜ gibi kişileri kullanmaları bilim dünyasının gerçek emekçilerini derinden üzmektedir.
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ hakkında bazı kaynaklardan elde edilen bilgilere göre ve internet sitelerinde yapılan haberlere dayanarak; kendisinin ODTÜ sürecinde bir cemaat evinde kaldığı bu cemaat sayesinde sosyal hayatını idame ettirerek maddi her türlü imkâna sahip olduğu ifade edilmektedir. Bunu doğrulamak hiçte zor olmayan bir gerçek. Çünkü hakkında haber yaptığı kişiler ve uğraşmış olduğu kişilerin tamamına bakıldığında, cemaat kisvesi altında din sömürüsü yaparak vatana, millete ve adalete zarar verenler karşısında savaşan gerçek vatanperverler olduğu görülmektedir. Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün listesinde yer alan kişilerin tamamı alanında ciddi çalışmalar yapmış, bilim ve akademi dünyasına çok fazla katkısı olan kişilerden oluşmaktadır. Tansu KÜÇÜKÖNCÜ her ne kadar hakaret ederek yalan haber yapsa da, bu listesindeki kişilere zarar verememiştir.
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün bir başka önemli tekniği ise haber yaptığı uğraştığı kişilerin yakın çevrelerine ve ortak çalışma arkadaşlarına yönelik yaptırımlar uygulamasıdır. Kamunun yetkili kurumlarına hayali mail adreslerinden mailler atarak, kamu kurumlarını asılsız haberlerle meşgul etmektedir. Örneğin akademi camiası içerisindeki uğraştığı kişilerin öncelikle Üniversite Rektörlüklerine, Dekanlıklarına, YÖK, Üniversiteler Arası Kurul, BİMER ve Bölüm Başkanlıklarına yazılar yazmaktadır. Bazı bilim insanlarının bu gayri hukuki, yalan haber ve iftiraların gerçek olduğuna inanarak hareket etmesi de oldukça düşündürücüdür.
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ, 2007 Yılında doktora yaptığı Çanakkale 18 Mart Üniversitesinden, farklı bir bilim insanlarıyla birlikte hareket ederek, kamu üniversitesini dolandırması ve menfaat sağlaması nedeniyle okuldan atılmıştır. Akabinde Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde çalışmaya başlamış, fakat buradan da Ruh Sağlığının yerinde olmaması nedeniyle uzaklaştırılmıştır. Çanakkale 18 Mart üniversitesinde bulunduğu dönemde derslere kendi adına farklı öğretim elemanlarının girdiği, üniversite öğrencilik hayatı süresince ve akademik hayatı içinde tüm çalışmalarını farklı kişilere kendi adına yaptırdığı ve bir söyleme göre yüksek lisans ve doktora tezini de para karşılığında farklı kişilere hazırlattırdığı söylenmektedir. Tabii olarak bu durum kamunun en yetkili akademik kurumu YÖK’ün görevi olduğundan bunun bir ihbar olarak değerlendirilmesi ve Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün bilimsel çalışmalarının yeniden değerlendirilmesi sağlanmalıdır. 2007 yılında doktorasını yapmış olmasına rağmen yaptığı bilimsel çalışmalar bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdır. Türkiye’de çok ciddi kurumsal kimliği olan üniversitelerde eğitim ve öğretim yapmasına karşın bilimsellik adına fayda sağlamadığı görünen bu kişinin, diğer bilim dünyası insanları hakkında mesnetsizce davranıyor olması asla kabul edilemez. Fakat kendisinin onlarca hatta yüzlerce bilim dünyasına eser kazandırmış bilim insanları hakkında iftira atmaktan ve karalayarak menfaat sağlamaktan başka bir şey yapmadığı açıkça görülmektedir. Açıkçası bu kişinin söylem ve haberlerini dikkate alan kişilerin de kendilerini ivedi olarak sorgulaması gerekmektedir.
Yine Tansu KÜÇÜKÖNCÜ hakkında edinilen bilgilere göre, hem hakkında haber yaptığı ve uğraştığı kişilerden, hem de yaptıranlardan kazanç kapısı oluşturduğu bilinen bir gerçektir. Ayrıca Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün, hakkında haber yaptığı birçok kişi tarafından açıkça ifade edildiği gibi FETÖ elebaşısı olan Yrd. Doç. Dr. Adil ÖKSÜZ ile ilişkisi olduğu söylemleri mevcuttur. Şu anda hangi kurumda, nerede ve ne şekilde sosyal hayatını devam ettirdiği bilinmeyen Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün sosyal hayatını nasıl istihdam ettiği bilinmemektedir. Hayatın devamlılığı için yemek, içmek ve fiziksel gereksinimleri yerine getirmek gerekir. Bunun içinde çalışmak ve kazanmak gerekli olduğundan bireysel ya da kurumsal çalışmak bir zorunluluktur. Oysaki Tansu KÜÇÜKÖNCÜ hangi kurumda çalıştığı, hangi sosyal güvenceye bağlı olduğu bilinmemektedir. Bu nedenle sosyal hayatını idame ettirmek için gerekli olan kazancını, yaptığı akademik tetikçilik ve akademik canilikten kazandığı ve bir diğer gelir kaynağının da CEMAAT İLE OLAN yani FETÖ paralel örgütüyle olan ilişkisinden elde ettiği akıllara gelmektedir.
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ nerede yaşar, nerede ikamet eder, hangi iletişim kanalıyla sosyal hayattaki insanlarla iletişim kurar belli değildir. Kendisi hakkında çok sayıda emniyet ve cumhuriyet savcılıklarına yapılmış şikâyetler bulunduğu halde, uğraştığı kişilerle mail haricinde görüşme yapmamakta yüz yüze gelmemektedir. Kendisi hakkında bunca olumsuz haber yapılmış olmasına rağmen hiçbir haberin internet ortamında erişime kapatılması konusunda bir çaba sarf etmemiş ve hakkında yapılan her türlü suçlamaları peşinen kabul etmiş görülmektedir. Oysaki Tansu KÜÇÜKÖNCÜ’nün kaleminden nasiplenen mazlum insanlar bunun tam tersi haklarında çıkan haberlerin ortadan kaldırılması konusunda her türlü hukuki haklarını kullanmış ve gerekli hukuki işlemleri yapmışlardır. Bu nedenle bu kişinin hayali bir insan olduğu açıkça görülmektedir.
Tansu KÜÇÜKÖNCÜ şu anda birçok kamu kurumu tarafından yalan haber yapması nedeniyle çok iyi tanınmaktadır. Bu nedenle Türk medyası ve internet haber siteleri yaptığı haberleri dikkate almamaktadır. Çünkü haberlerini artık Amerika ve dış ülke bağlantılı internet sitelerinde yapma çalışmalarına hız vermiştir. Kendisi tarafından kaleme alınan hiçbir haber ve bilginin hukuki bir dayanağı ile ispatı söz konusu değildir. Bu nedenle Tansu KÜÇÜKÖNCÜ tarafından kaleme alınan hiçbir habere itibar edilmemesi gerekmektedir. Zaten devletin resmi kurumları Tansu KÜÇÜKÖNCÜ tarafından yapılan ihbar ve şikâyetleri de dikkate almayarak zaman harcamamaktadırlar. Şuana kadar yaptığı şikâyet ve başvuruların hiçbirisinin altını hukuken dolduramamıştır.
Habercilik açısından toplumun aydınlatılması adına Tansu KÜÇÜKÖNCÜ hakkında çıkan bazı haber sitelerindeki haberlere ait linkler de aşağıda verilmiştir. Bu haber kamuoyunu bilgilendirmek adına kaleme alınmıştır.
